30 Aralık 2012 Pazar

Turist Çifti Kurtarmak

Dün mutfak alışverişimizi yapmak üzere evden çıktık. Portekizce dersimiz sabah 8.30’dan 11.30’a ertelenince bizim de alışverişe çıkmamız saat 3’ü bulmuştu.

Hava feci sıcak, yolu yarılamışız araba teklemeye başladı. Eyvah, aman, sakın diyerek gideceğimiz yere kadar geldik. O sıcakta dükkanların arasındaki tek şeritli yolda ilerleyerek park yeri arıyorduk. Arabadaki sorun da artmıştı ama bizi yarı yolda bırakacağını hiç düşünmemiştik. Trafikte beklerken önümüzdeki araba ilerledi ve biz işte orada öylece kalakaldık. 


 
Araba stop etti ve çalışmadı. 5 dakika kadar uğraştık ama olmadı. Bu sırada arkamızdaki arabalar sakince bekliyorlar, kornaya basan dahi olmuyordu. O sırada birkaç genç kızın camdan bana bir şeyler söylediğini farkettim. Bana mı dediler ki diye düşünürken bunlar lafı uzatmadan geçtiler arabanın arkasına başladılar arabayı itmeye. Arabayı çektik sağa, çok şükür trafik açıldı. Kızlara teşekkür ettik ve ne yapacağız diye düşünmeye başladık ki kızlar geri geldiler. Hızlı hızlı bir şeyler söylediler. Anlayamadığımı farkedince İngilizce konuşmaya başladılar. İşte o an başladı bizim kurtuluşumuz.


Kızlardan biri “bize bırakın” dedi ve geçti şoför koltuğuna. İki kız, bir erkek arkada başladılar arabayı vurdurmaya. Biz Emin’le birbirimize anlamsızca bakıyoruz neler oluyor diye. Arabayı pazarın çıkışına kadar getirdiler. Kızla oğlan tamirci bulacağız deyip gittiler ve yanlarında bir adamla döndüler. Adam baktı, sorunu buldu. Arabayı çekiciyle aldırmayı düşünüyordu ki şansa araba çalıştı. O sırada fena halde yağmur başladı. İnsanın kafasında hasara yol açacak kadar güçlü yağıyordu. Emin’le bana “atlayın arabaya, biz sizi arkadan takip edeceğiz” dedi kızlar. 


Adamın mekanına vardık, kızlar da yetiştiler bize. Adam sorunu bugün halledemeyeceğini söyledi. “Bugün bu saatte açık yer bulamam, yarın pazar, pazartesi, salı yılbaşı nedeniyle tatil. Bu iş çarşambaya kalır” dedi.

Araba çalıştı deyip alıp gitsek kendi tamircimizde yaptırırız desek yolda kalmayacağı ne malum diye düşünüp, güvenmekten başka çaremiz yok dedik ve çarşamba günü almayı kabul ettiğimizi söyledik. O sırada tamirci, kızların bizim arkadaşımız olmadığını, tesadüfen yardım ettiklerini öğrendi ve hayret etti bizimle bu kadar ilgilenmelerine. Biz de hala şaşkınlık içerisindeydik tabii.


Neyse biz mutlu mesut hadi gidelim, taksi çağıralım derken kızlar bizi bırakmadılar. “Arabada sıkışıp da gideriz” dediler ve zorla ikna ettiler. Bunun üzerine biz de pizza ısmarlamak istediğimizi söyledik ve bizim evin yakınlarında bir pizzacıya gittik. 4 saatlik mücadelenin ardından bir kutlama yapmak lazımdı tabii.
  

O sırada kızlardan birisi durumu telefonda annesine özetledikten sonra annesinin tepkisi “Bol bol fotoğraf çekin” demek oldu. Burada yayımlanan bir dizinin Türkiye’de çekilmiş olması buna en büyük etken olsa gerek. Yemekten sonra bizi eve kadar bıraktılar ve bol bol dua aldılar.

Bugün arabasız kaldığımıza üzülüp ne yapsak acaba derken kızlardan birinden mesaj geldi. Mesajda tamirciyle görüştüğünü, arabamızın tamir edildiğini, bugün akşam 4’e kadar arabayı alabileceğimizi yazıyordu. Biz evden apar topar çıktık ve arabamızı alıp alışverişimize başladığımız yerden devam ettik.

Şimdi hala şoktayız. Arabamız tam onların alışveriş yaptığı standın önünde durup kalmıştı. Eğer onlarla karşılaşmasaydık, ışığa tutulmuş tavşanlar gibi kalmamız kaçınılmaz olacaktı :)

Bizim için gerçekten enteresan bir gün oldu dün yaşadıklarımızdan dolayı. Elimizde ise, sorunu giderilmiş araba, Brezilyalıların sempatisi ve 4 güzel arkadaş kaldı. 
 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...